Mersin Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesince, Mut ilçesindeki kayısı üreticilerine yönelik ‘kayısı hasat teknikleri' eğitimi düzenlendi.

Mut Ziraat Odası Başkanlığı Toplantı Salonunda gerçekleştirilen eğitime, çok sayıda Mutlu kayısı üreticisi katılım sağladı. Mersin Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Son tarafından verilen eğitimde, kayısı hasat yöntemleri ve teknikleri, hasat sırasında dikkat edilecek hususlar, hasatta ve hasattan sonra meydana gelen ürün kayıpları, hasat zamanını belirlemede kullanılan yöntemler, kayısıda erken hasat ve geç hasadın sakıncaları anlatıldı.

"Üreticinin neye ihtiyacı varsa Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak karşılıyoruz"

Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Selçuk Şahutoğlu, Mut ilçesinde gerçekleştirdikleri fide, fidan, sulama borusu, alet ekipman desteği ve hayvancılık desteklerini anlattı. Şahutoğlu, "Mersin'den baktığımızda Mut, gerçekten tarım noktasında çok ciddi bir öneme sahip. Biz de bunun bilinciyle yola çıkıyoruz. Tarıma destek verirken Mut ilçesini biraz daha kayırıyor gibi görünüyoruz. 3 yılda 161 bin metre sulama borusunun 40 bin metresini buraya vermişiz. Bu da aslında Mut'a verdiğimiz önemi gösteriyor. Makine ekipman desteği sağlıyoruz. Burada üretilen ürünlerin katma değere dönüşmesi adına zeytin boylama makinesi, ceviz soyma makinesi, erik boylama makinesi gibi alet ekipmanı burada kooperatiflerimize vererek, ürünlerin daha katma değerli hale gelmesini sağlıyoruz. 'Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim' projesi ile hayvancılıkla uğraşan üreticilerimizin yanında olmaya çalışıyoruz. Onlara 25 tane damızlık hayvan veriyoruz, 4 ton yem dağıtıyoruz. Aynı zamanda da bir yıllık aşılarını yapıyoruz. Projenin sürdürülebilir hale gelmesi açısından, bir üreticinin neye ihtiyacı varsa, ayağa kalkacak seviyedeki tüm ihtiyaçlarını Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak karşılıyoruz" dedi.

"Tarımın öneminin farkındayız ve üreticinin yanında olmaya da devam edeceğiz"

Desteklerin eğitimle güçlendirildiğini de aktaran Şahutoğlu, "Bunun yanı sıra aynı zamanda eğitime önem veriyoruz. Mersin Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığı olarak da, Mut ilçesinin stratejik öneme sahip olan ürünü kayısının hasat döneminin önemi çok başka. Çünkü olgunlaşma zamanının iyi belirlenmesiyle beraber, pazarlama alanında da o ürünlerimiz ciddi biçimde öne geçmiş oluyor. Bizler Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığı olarak tarımın öneminin farkındayız ve üreticinin yanında olmaya da devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

"Mut, dünyada kayısının en erken çıktığı merkez"

Mersin Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Son ise şunları söyledi: "Mut, dünyada kayısının en erken çıktığı merkez. Mikro klima özelliğe sahip. Kuzeyinde Toros Dağları var ve güney yamaçlarında kayısı bahçeleri kurulmuş. Türkiye'de en erken çıkmasının yanı sıra, tüm Avrupa ülkelerinde de Mut'ta kayısı en erken çıkıyor. Fakat erken çıkmasından ziyade, birtakım sorunlar var. Özellikle bunlardan biri olan hasatla ilgili konulara değindik. Hasadın erken veya geç yapılması ne şekilde zarar veriyor, bunları engellemek için neler yapmamız gerekir ve en uygun hasat dönemini nasıl belirliyoruz? Bu konuda üreticilere bilgi vermeye çalıştık. Bu vesileyle bu eğitimin amacı, tabii ki hem ülke ekonomisinde zararın azaltılması, hem de üreticilerin kar marjının yükseltilmesi amacını taşımaktaydı. Büyükşehir bu tip faaliyetlere çok büyük önem veriyor. O bağlamda üreticiler adına Büyükşehir Belediye Başkanımıza teşekkürlerimi sunarım."

"Çiftçilerin daha bilinçli olması gerekiyor. Önemli olan ağır ve temiz hasat"

Tarım Emek ve Hizmet Kooperatifi Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda üretici Semra Çetin, kayısıda yüksek tonaj beklentisinde olmaktansa, kaliteli hasada yönelmenin gerektiğini, bu anlamda eğitimin çok faydalı olduğunu belirterek, "Biz hasadın tamamen içinde olduğumuz için, hocamızın söylediklerinin farkındayız. Ama çiftçilerimiz, üreticilerimiz bunun bilincinde değil. Onlar tonaj peşinde. Biz bahçeye işçiyi götürdüğümüz zaman, hocamızın bahsettiği şekilde bir hasat yapıldığında bir kişi 100, 150 kilo civarı hasat yapabiliyorsa, mesela bizim üreticilerimiz bizden 250-300 kilo kişi başı hasat istiyor. Kaliteli hasat değil, tonajlı hasat peşinde oldukları için, biz bu sorunu hep yaşadık ve yaşayacağız. Bahçe sahiplerinin ve çiftçilerin daha bilinçli olması gerekiyor. Önemli olan ağır ve temiz hasat" şeklinde konuştu.