Mersin'de sahil şeridi, barış, kadın, özgürlük, çocuk ve gençlik temalı resimlerle rengarenk bir görünüme kavuştu.

Mersin Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan açıklamaya göre, korona virüs salgını sürecinde boş kalan sahilde sanatsal içerikli çalışma yapıldı. Bu kapsamda Özgecan Aslan Barış Meydanı'nda bir süredir atıl halde duran Cep sinemasının çevresi kapatılarak duvarları sanatla kuşatıldı. Üç sanatçının Özgecan Aslan, kadın, çocuk, gençlik ve korona virüs gibi temalarından oluşan resimleri meydana yeni bir boyut kazandırdı.

Dört yanı çevrelenen mekanın duvarları 3 sanatçı tarafından renklendirildi. Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı personellerinden Güven Bozkurt, Toros Üniversitesi akademisyenlerinden Orhan Karakaplan ve Çukurova Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde doktora öğrenimini sürdüren İbrahim Tokaslan'dan oluşan üç sanatçı, korona virüs salgını sürecinde Özgecan Aslan Barış Meydanı'nda gece-gündüz çalışarak Mersinliler için meydanda önemli bir iz bıraktı.

Meydanda artık Özgecan'ın resmi yaşatılacak

Dört duvarın batısı Özgecan Aslan Barış Meydanı'na bakıyor ve duvarın ortasında büyük bir Özgecan Aslan resmi yer alıyor. Batıya bakan duvar, boydan boya kadın ve özgürlük temalı resimlerle içerisinde anlamlı bir mesaj barındırıyor. Duvarın kuzey kısmı ise korona virüs salgını nedeniyle yaşanan günleri simgeliyor. Özellikle büyük fedakarlık gösteren sağlık çalışanlarına duyulan minneti simgeleyen çizimler de yer alıyor. Doğudaki kısım için hazırlıklar sürerken, güneye bakan duvarda ise şimdilik 'Mersin, hep güzelsin' yazıyor.

Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Haydar Ali Ulusoy, Akdeniz ilçesi Karaduvar Mahallesi ve kentin birçok noktası için düşündükleri bir projeyi korona virüs salgını sürecinde Özgecan Aslan Barış Meydanı'nda hayata geçirmeye başladıklarını belirterek, Başkan Vahap Seçer'in öncülüğünde sanatın ve renkliliğin hakim olduğu bir kent inşa etmek için çalıştıklarını söyledi.

“Burada kadın ağırlıklı bir çalışma yaptık”

Özgecan Aslan Barış Meydanı için belirlenen kompozisyondan bahseden Ulusoy, “Başkanımızın önerileriyle arkadaşlarımız hazırlıklarını yaptılar. Özgecan Meydanı'na bakan tarafta ağırlıklı olarak kadın temasını işleyelim dedik. Kadının önemi, toplumdaki yeri, kadına şiddet, bir anlamda Özgecan, biliyorsunuz bunlarla anılan bir isim. Dolayısıyla bunların bir daha yaşanmaması ve geçmişle olan ilişkiyi kurmak anlamında burada kadın ağırlıklı bir çalışma yaptık. Yani figürlerin kadını ön planda tuttuğu, şiddeti reddettiği ve Özgecan'la özdeşleşerek kadının toplumda olması gereken yere taşınmasını düşündüren bu çalışmayı yaptık” dedi.