Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve dünyaya hızla yayınlan Corona Virüsü yüzlerce insanın hayatını kaybetmesine sebep oldu ve olmaya devam ediyor.

Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülden Ersöz, Corona Virüsünün yaygın olarak develer ve yarasalarda bulunduğuna değinerek, “Corona, develer ve yarasalar başta olmak üzere birçok hayvan türünde yaygın olarak bulunan virüslerdir. Hayvanlardan bulaşan virüsün insandan insana bulaşma potansiyeli düşük olsa da salgın bir kere başladığında hızla ilerleyebiliyor. Hastalık çok hafif olabileceği gibi insan hayatını tehdit eden solunum yolu hastalıklarına da neden olabilir.” dedi.

Corona Virüsüyle Daha Önce de Karşılaştık

Virüsün Çin ve Suudi Arabistan’da daha önce de görüldüğünü söyleyen Ersöz, “Çin’de 2002 yılında görülen virüs ciddi akut solunum yolları sendromuna yani SARS’a sebep olarak ortaya çıkmıştı ve bir yıl içerisinde 774 kişinin hayatını kaybetmesine sebep olmuştu. Yine 2012 yılında Suudi Arabistan’da ortaya çıkan virüs toplumda MERS olarak bilinen ‘Orta Doğu Solunum Yolları Sendromu’ olarak isimlendirilmiş, ve kaynağının develer olduğu saptanmıştı.” diye konuştu.

Virüsün Kaynağı Daha Bulunamadı

Henüz hastalığın kaynağının tam olarak belirlenmediğine vurgu yapan Ersöz, “Elde edilen ilk olgular, kaynağın yarasalar veya onları yiyen yılanların olabileceğini gösteriyor. Şuan için virüsün genel özellikleri tam olarak bilinmemekle birlikte, daha önce görülen 2 salgınla benzer olabileceği düşünülüyor. Eldeki verilere göre ağır seyreden olguların oranının ve ölüm hızının çok yüksek olmadığı düşünülmektedir. Ancak ilerleyen dönemde virüs değişime uğrayabilir, semptomlar ve ölüm oranları buna bağlı olarak değişebilir.” dedi.

Virüsün yaygın olarak solunum yollarına etki ederek ateş, öksürük ve solunum güçlüğü yarattığını söyleyen Ersöz, daha ciddi vakalarda ise zatüre, ağır akut solunum yolu enfeksiyonu, böbrek yetmezliği ve hatta ölümün dahi gelişebileceğini söylüyor.

Virüs Kolay ve Hızlı Yayılıyor

Hastalığın kolayca yayılabileceğini ve bireylerin çok dikkatli olması gerektiğini söyleyen Ersöz, şöyle konuştu: “Kesin tanısı konulmuş kişilere bakım sağlayanlar, aynı evde yaşayanlar, hasta ile aynı kapalı ortamda kalanlar, aynı ortamda yakın mesafede çalışan veya sıra arkadaşı olan kişiler ve hasta ile birlikte yolculuk eden kişilerde semptomlar görüldüğünde virüsün olabileceği düşünülerek test yapılmalıdır. Mevsim olarak da diğer solunum yolu enfeksiyonlarının sık görülmesi nedeniyle öncelikle diğer solunum yolu hastalık etkenleri düşünülmeli ve bu açısından da incelenmelidir.”

Peki Nasıl Korunacağız?

Genel hijyenin en önemli korunma yönetimi olduğunu söyleyen Ersöz, “Genel hijyenik ve infeksiyon kontrol önlemleri alınmalıdır. Bunların başında el yıkama gelir. Ev, işyeri ve diğer sosyal ortamlarda öncelikle su ve sabunla el yıkama tercih edilmelidir. Anti-bakteriyel sabunların ilave bir etki sağlanması nedeniyle normal el sabunları tercih edilmelidir. Hastayla teması riski olacak tüm bireyler, aile üyeleri ve sağlık çalışanları el yıkamanın yanı sıra solunum yoluyla bulaşma olmaması için maske, temiz, steril olmayan tek kullanımlık, uzun kollu önlük, eldiven, göz koruması kullanmalıdır. Hasta ve vücut sıvıları ile temas eden ya da etme ihtimali olan çevre yüzeylerinin düzenli şeklide su ve deterjanla iyice temizlenmesi, çamaşır ve yemek servis gereçlerin de deterjan ile 70 derecede yıkanması gerekir” dedi.