Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) öğrenim kredisini halen alan 1 milyon 156 bin üniversite öğrencisi var. 2019 verilerine göre ise üniversite yıllarında öğrenim kredisi alıp, şuan ödeyemeyen yaklaşık 5 milyon vatandaşımız var.

Üniversite  harçları, hayat pahalılığı, yoksulluk ve iyi yaşama arzusu gibi sebeplerle son 10 yılda yaklaşık olarak 10 milyon üniversite öğrencisi 33.7 milyar TL tutarında öğrenim kredisi aldı ve öğrenim kredisi alan öğrenciler ortalama 30 bin TL borçla hayata başlamak zorunda kaldı. Fakat genç işsizliğin giderek artması ve mezun olan öğrencilerin iş bulamaması gençleri zor durumda bıraktı.

Genç İşsizlik Zirvelerde

İstatistiklere göre Türkiye’de yaşanan ekonomik krizin etkisiyle genç işsizlik her geçen gün artmaya devam ediyor. Diplomalı işsizlerin sayısı ise yüzde 15 seviyelerine geldi. Üniversite öğrencilerin sadece yüzde 55’i mezun olduktan sonraki 3 yıl içerisinde iş bulabiliyor. 217 bin vatandaşımızsa KYK borçları yüzünden icralık durumda. Öğrenim kredisi borcu olanların en büyük korkusu ise maaşlarına el konulması.

Borç Kaygısı Mezun Olmadan Başlıyor

Şuan da üniversite öğrencisi olan ve üniversite hayatını daha rahat bir şekilde geçirmek için öğrenim kredisi aldığını belirten Hasan İzci, üniversiteden mezun olduğunda iş bulma kaygısı yaşadığını ve şimdiden öğrenim kredisi borcunu nasıl ödeyeceğini düşünmeye başladığını söyledi.

Aynı şekilde 2. sınıf öğrencisi olan ve maddi sıkıntılardan dolayı öğrenim kredisi aldığını söyleyen Çiğdem Çit, “Hayata yaklaşık olarak 30 bin TL borçla başlayacağım. Bu beni şimdiden korkutmaya başladı. Mezun olduğum zaman nasıl iş bulacağım sıkıntısının üzerine bir de iş bulamazsan öğrenim kredisi borcumu nasıl ödeyeceğim düşüncesi ekleniyor.” dedi.

Borcunu Ödeyemeyen Yeni Mezun Psikolojik Çöküntü Yaşıyor

Kendisi ile aynı anda üniversiteyi kazanan bir ikizinin olduğunu ve ailesinin ikisinin masraflarına yetişemeyeceğinden dolayı öğrenim kredisi almak zorunda kaldığını söyleyen Nezaket Barut, “Borcumu ödemekte çeşitli sıkıntılar yaşıyorum. Her ay zaten rutin birçok ödemem var. Bir de üzerine öğrenim kredisi borcum ekleniyor. Genellikle ödemem gereken miktarı denkleştiremiyorum dahi.” diye konuştu.

Çalışacak bir işi dahi mezun olduktan iki sene sonra bulabildiğini söyleyen Barut, “Mezun olan öğrenciye iş bulmak zorunda olmadığını söyleyen devlet, sıra öğrenim kredisi borcunu almaya geldiğinde aynı toleransı gösteremiyor. Borcumu ödeyebilmek için ekstra bir gelir arayışına girmiş durumdayım. Borcumu ödeyemediğim zaman kendimi eksik hissediyorum.” ifadelerini kullandı.
        

Asgari Ücretle Kredi Ödemek Bir Mucize

Maddi durumunun kötü olduğunu ve burs çıkacağını düşünerek başvuru yaptığını belirten Büşra Kılıç, öğrenim kredisi  çıkmasına rağmen ailesinin yükünü hafifletmek adına öğrenim kredisini almak zorunda kaldığını söyleyerek şu ifadeleri kullandı: “Mezun olduktan birkaç ay sonra ödeme planım oluşturuldu. Ne kadar ödemem gerektiği, ne kadar zamanda ödemem gerektiği her şey belirlendi. Fakat mezun olur olmaz  ödeme planımı hazırlayan devlet, mezun olduktan sonra iş bulup bulamamla hiç ilgilenmedi. Şuan bir işim var. Fakat asgari ücret ile çalışıyorum. Aldığım ücretle kendimi dahi geçindiremiyorum ki öğrenim kredisi borcumu ödeyeyim. Maalesef borcumu ödeyemiyorum. Zaten asgari ücret ile hem geçinip hem de kredi ödemek bir mucize olmalı.”