Yas-ı Muharrem Orucunun ardından Mersin Cemevi’nde geleneksel aşure etkinliği　 gerçekleşti.

Mersin Cemevi bahçesinde gerçekleşen programa Mersin Vali Yardımcıları Cemal Yıldızer ve Cezmi Türk Göçer, Mersin Kaymakamları,　 Emniyet Müdürleri, 　CHP Mersin Milletvekilleri, 　Ortodoks Kilisesi Ruhani Lideri, Yenişehir İlçe Müftüsü, Belediye Başkanları ve eş başkanları,　 Alevi Kültür Dernekleri Genel Merkezi Genel Merkezi Yönetim Kurulu Üyeleri, Alevi Kültür Dernekleri Şube Başkanları, Hacı Bektaş-ı Veli　 Anadolu Kültür Vakfı　 Mersin Şubesi Başkanı, Toros Üniversitesi Alevi Bektaşi Enstitüsü Müdürü, Siyasi Parti Temsilcisi, Sendika Temsilcisi, çok sayıda İş adamı ve vatandaşlar katıldı.

Mersin Cemevi İnanç Kurulu Başkanı Erdoğan Sevin Dedenin okuduğu gülbengin ardından　 Zakir Mustafa　 　Talipoğlu, Onur Talipoğlu 　ve Kazım Baran Dedenin　 seslendirdiği deyişlerin ardından Mersin Cemevi　 Semah Ekibi semah döndü.

Mersin Cemevi Başkanı 　Pir Hasan Kılavuz Kerbela　 Katliamıyla ilgili bilgi vererek başladığı konuşmasına şu şekilde devam etti: ‘’Dünün Kerbelası bugünde vardır. Sivas, Maraş, Dersim Katliamında olduğu gibi. 　Alevilerin Kadim Pirleri; acının, yoksulluğun,　zulümüm karşısındadır. Günümüzde; Suriye, Irak, İran yaşananlar da Kerbeladır.　 Ülkemizde son zamanlarda nice Kerbelalar gerçekleşti. Kimi kurşunla,　 kimi tankın altında kalarak, kimi, katıldığı　 eylemde 　hakka yürüdü. Kimi çocuğuyla gittiği düğünde katledilerek kerbelayı yaşadı. Kimi polis, emniyet önünde vurularak　 hakka yürüdü. Hepsi için; ağıt yakan　 annelerimizin yüreklerinde kor ateş　 düşerek, her gün kerbelayı yaşıyor. Tek　 dileğimiz　 artık Kerbelaların yaşanmamasıdır. Nerede olursa olsun biz Alevilerek olarak, ne putin, ne postal, istiyoruz, ne de takunya idaresini istiyoruz. 　Ülkemizde　　 son zamanlarda kesin deliller olmadan memurlar　 görevden alınıyor. Bu yaşanan bu olaylar günümüzün　 kerbelasıdır. Bu insanlar daha fazla mağdur edilmeden, bu topraklarda kin ve nefret tohumu ekilmeden bu mağduriyetlerin giderilmesi gerekmektedir. Sınırlarımızda ve ülkemizde zulümler son bulsun. Bu zulüm ve ölümleri 　şiddetle kınıyoruz. Aleviler　 dünyada ve ülkemizde yaşanan adaletsizliklere　 ve 　zulümlere boyun eğmezler. Aleviler olarak yaşam hakkı ve özgürlükleri　 elinden alınanlar için 　bu orucumuzu onlara adıyoruz. Ülkemizde bütün kimliklerin ve bütün inançların özgürce ifade ettiği toplumsal barış istiyoruz.’’

Cemevleri’nin ibadethane olmasını istediklerinin altını çizen Pir Hasan Kılavuz, ‘’Her türlü　 ayrımcı ve ötekileştirici söylem içeren anlayışından vazgeçilmelidir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Yargıtay’ın almış aldığı kararların günlük yaşamda uygulanmasını istiyoruz. Laik bir ülkede Diyanet İşleri Başkanlığı'nın kaldırılmasını istiyoruz. Madımak Otelinin utanç müzesi olmasını istiyoruz. Alevi dergâhları Alevilere iade edilmelidir. Alevi Çocukları Sünnileştiriyor. Din ve ahlak bilgisi derslerinin müfredatlarını oluşturan komisyonlarda Alevi　 Kanaat ve önderleri yoktur. Bu müfredatın kaldırılmasını istiyoruz. ‘’ diye konuştu.

Mustafa Talipoğlu, Onur Talipoğlu, Erhan　 Toprak, Ercan　 Rende ve Dilek Atar, Haydar 　Özdemir　　 söylediği deyişlerin　 ardından 20 bin kişilik Aşure dağıtıldı.