Gelecek Partisi Mersin İl Teşkilatını tanıttı | İmge Gazetesi

 
             HABER ARŞİVİ    |    GÜNCEL    |    ÖZEL HABER    |    SİYASET    |    KÜLTÜR SANAT    |    EKONOMİ    |    YAŞAM    |    SPOR
Gelecek Partisi Mersin İl Teşkilatını tanıttı


Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu liderliğinde kurulan Gelecek Partisi, Mersin İl Teşkilatını atadı.

 

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selçuk Özdağ, Türkiye'de kurulmak istenen cemaat devletine karşı verilen mücadeleye dikkat çekerek, "Cemaat devletine meydan okuduk. Ama Türkiye'de bir parti devleti de kurdurmayacağız" dedi. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin Türkiye demokrasisine uygun olmadığına işaret eden Doç. Dr. Özdağ, "Türkiye'de devlet bir kişinin, partinin, bir mezhebin, bir cemaatin olmayacak. Türkiye'de devlet 83 milyonun olacak" ifadelerini kullandı.

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu liderliğinde kurulan Gelecek Partisi, Mersin İl Teşkilatını atadı. İş insanı Hamit Karış'ın il başkanı olarak atandığı Mersin'de ataması yapılan ilçe başkanları ile yönetim kurulu üyeleri kamuoyuna tanıtıldı.

Gelecek Partisi Mersin İl Teşkilatı, Genel Başkan Yardımcıları Doç. Dr. Selçuk Özdağ ve Hasan Hüseyin Bozok'un da katılımı ile Mersin Tenis Kulübü’nde basınla buluştu.

Gelecek Partisi İl Başkanı Hamit Karış, Gelecek Partisi'nin temel ilkesinin 'insan' olduğuna vurgu yaparak; "Genel Başkanımız Sayın Ahmet Davutoğlu liderliğinde kurulan Gelecek Partisi güzel bir gelecek umudu ile yola çıktı. Geleceğe yürürken, temel ilkemiz insandır. Ben ve arkadaşlarım bu ilkeler doğrultusunda mücadele edeceğiz. Bu yolda; beni bu göreve layık gören başta Sayın Genel Başkanım Ahmet Davutoğlu olmak üzere tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Gelecek Partisi ile temiz siyaset, bilge siyaset, adil siyaset, şeffaf siyaset gelecek!" dedi.

KADINLAR GELECEK VAAT EDİYOR

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selçuk Özdağ ise, üç buçuk ay içerisinde 65 ilde teşkilatlanmalarını tamamladıklarını söyledi.

Düzce ve Giresun il başkanlarının kadın olduğunu ifade eden Doç. Dr. Özdağ, kadınların gelecek vaat ettiğini vurguladı. 300 ilçede örgütlendiklerinin bilgisini veren Doç. Dr. Özdağ, hedeflerinin Eylül ayının ilk haftasında büyük kurultay yapmak olduğunu belirterek, "Hedefimiz, büyük kurultayla birlikte 81 vilayeti tamamlamak. En az 500 ilçede örgütlenmek" diye konuştu.

Kağıt üzerinde parti kurmadıklarını, her il, ilçede teşkilatlandıklarını vurgulayan Doç. Dr. Özdağ, şöyle devam etti: "Mutlaka binamız olacak, mutlaka tabelamız olacak. Bu şekilde siyaset sahnesinde yer almak istiyoruz. Türkiye 100 yıllık bir Cumhuriyet ve 1000 yıldır Anadolu topraklarındayız. Bu topraklara Kars'tan girdik. Kars kapı demektir. Girince de oraya küçük bir tekke yaptık. Orada şöyle bir söz vardır: 'Buraya gelenlerin ırkını, mezhebini sormayın. Buraya gelenleri yedirin, içirin, giydirin öyle gönderin.' Anadolu topraklarında bu şekilde neşet edebildik. Dünyanın en çetin topraklarında yaşıyoruz. Bu topraklardan büyük imparatorluklar geldi geçti. Roma, Bizans, Osmanlı, Selçuklu. Büyük ordular ve büyük kavimlerle ayakta kalabildiler. Ne zaman ki ordularının ekonomilerini kaybettiler, o zaman yıkıldılar. Bu dünyanın en büyük imparatorluğu olan Osmanlı için de geçerliydi. Osmanlı İmparatorluğu yıkılırken, Sakarya önlerinde Gazi Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları vardı. Bizim bir çınarımız kururken yanımızda bir çınarımız yeşeriyordu. İşte onun adına, 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti' dedik. Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi, 'Sonsuza kadar bağımsız ve özgür yaşayacak.'"

HER ŞEY MİLLETVEKİLLİĞİ DEĞİL

Ahmet Davutoğlu'nun sessiz kalmak yerine ses yükselttiğini anımsatan Doç. Dr. Özdağ, önemli olanın 'insan kalabilmek' olduğuna vurgu yaparak şöyle devam etti:

"Gelecek Partisi olarak 7 ay içinde yapıcı muhalefet olarak siyaset sahnesindeyiz. Biz sadece yanlışları söylemiyoruz, yol gösteriyoruz. Aynı şekilde inşa edici bir biçimde bunun örneklerini sunmak istiyoruz. Gelecek Partisi'nin Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu'dur. Kendisi 7,5 yıl kadar başdanışmanlık, 5 yıl kadar dışişleri bakanlığı, 2 yıl kadar da başbakanlık yapmıştır. Eğer gözünü kapatsa, kulağını tıkasa ve ağzını açmamış olsaydı, belki bugün siyasete devam eder birinci yardımcı olarak Türkiye'nin en popüler siyasetçisi olabilirdi. Ben de aynı şekilde; Davutoğlu görevden alınırken sesimi çıkartmasaydım, genel başkan yardımcısıydım ve milletvekiliydim. Fakat mesele milletvekili olmak değil. Ben köylü çocuğuyum. Gecekondularda büyüdüm. Su satarak, ayakkabı boyayarak, hamallık yaparak bugünlere gelip akademisyen oldum. Her şey milletvekilliği değil, her şey insan kalabilmek.

'ERDEMLİLER HAREKETİNE ERDEMSİZ BİR DAVRANIŞ YAKIŞMAZ'

Elini kirletmeden siyaset yapabilmek. Ben milletvekili olduğumda şunu söylemiştim: 'Akif gibi olacağım' demiştim. Sözümüz onun gibi olsun, doğru olsun. Aynen Kuran-ı Kerim de Peygamber efendimize Allahın emrettiği gibi: emir olduğu gibi dosdoğru olalım. 'Kollarını kaybeden, engelli doğan, akşam yatarken çocuklarının rızkını düşünen, tencerelerin kaynamadığı bu aziz millete ihanet etmeyelim' diyerek siyaset yapmaya çalıştık. İnanın bir şekilde devam edebilirdik. Fakat Davutoğlu'na yapılan haksızlığı kabul etmedim. 'Erdemliler hareketine erdemsiz bir davranış yakışmaz' diyerek Sayın Davutoğlu'nun yanında yer aldık. Davutoğlu ve arkadaşlarımızla beraber bir parti kurduk. 153 arkadaşla birlikte yola çıktık ve çıkışımızla beraber tehditlere maruz kaldık."

SİYASET MİLLETE HİZMET KAPISI OLARAK KALICI HALE GETİRİLEMEDİ

Türkiye'de siyasetin millete hizmet kapısı olarak kalıca hale getirilemediğine vurgu yapan Doç. Dr. Özdağ, "Partiler araç değil amaç haline dönüştü. Partiler amaç olmamalıdır" dedi. Doç. Dr. Özdağ, Türkiye'de partilerin bir 'din' bir 'mezhep' tutar gibi tutulmaması gerektiğine dikkat çekerek, "Partiler var olmalı. Ama varolan özgürlük olmalı, hukukun üstünlüğü olmalı, eğitimde fırsat eşitliği, adalet olmalı. Bu cumhuriyet demokrasi ile taçlanmalı. Devlet liyakat ile işlemeli. Hukuk adalet ile buluşmalı" ifadelerini kullandı.

CEMAAT SİYASETİ YAPMAYACAĞIZ

Herkesi, herkesimi kucaklayacaklarını kaydeden Doç. Dr. Özdağ, "Mersin'de yaşanan sıkıntılara;  il başkanı olarak 15 gün önce atanan Hamit kardeşimiz, Mersin'den kurucumuz Ali Kalınlı çözüm önerilerini sunacaklar. Mersin'de herkesi kucaklayacağız. 'Hepimiz aynı kilimin desenleriyiz' diyeceğiz. Biz siyaset yaparken etnisite siyaseti yapmayacağız, mezhep siyaseti yapmayacağız, ideoloji siyaseti yapmayacağız. Biz Türkiye'de bir cemaat siyaseti yapmayacağız. Biz particilik de yapmayacağız. Partiyi araç kılıp bütün Mersini kucaklayacağız. Mersin'i zenginleştirmek, demokrasisine ve hukukuna katkıda bulunmak istiyoruz. Türkiye'yi liyakat ve ehliyetle buluşturmak, herkesin zekasıyla ve yeteneğiyle bir yerlere geldiği bir Türkiye inşa etmek için yola çıktık" dedi.

EN BÜYÜK SIKINTI OLARAK CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin Türkiye demokrasisine uygun olmadığına işaret eden Doç. Dr. Özdağ, "Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi; Cumhuriyet tarihimize, demokrasiye uygun olmadığını gibi,  bizim demokrasi iklimimize, bizim kültürel hayatımıza uygun olmadığını 2 yıl içinde gördük. 2 yıl önce Türkiye uçacak diyorlardı ve biz o zaman parlamento da 'evet' oyu verdik. Eğer evet oyu vermemiş olsaydık; bizim çocuklarımızı değil torunlarımızı dahi hainlik ile suçlayacaklardı. Ne diyorlardı; '400 oy geçsin bu hükümet sistemi ile bakın döviz nasıl düşüyor, enflasyon nasıl aşağı iniyor, Türkiye ihracatta nasıl şampiyon oluyor, ithalat nasıl azalıyor, cari açık nasıl azalıyor ve Türkiye'de bütün problemler nasıl bitiyor' göreceksiniz diyorlardı. Aslında çok rahat bir şekilde parlamentodan bu kararı geçirmeyebilirdik. Ama denenmesi lazımdı. Bu iki yıl içinde görüldü. Geçmişteki parlamenter sistem de aksaktı. Ve liderler milletvekillerini belirliyorlardı. Partiler Türkiye'de kışla gibi, mensupları asker gibi veya da partiler koskoca bir hapishane hangi milletvekili şahsiyet göstermek isterse; hemen onun başına bir gardiyan koyuyorlar 'sus' diyorlar" dedi.

PARLAMENTO ÖZGÜR OLMALI

Türkiye'nin özgür olabilmesi için parlamentonun özgür olması gerektiğini belirten Doç. Dr. Özdağ,

şunları kaydetti:

"Biz milletvekilleri olarak 4 yılı düşünmemeliyiz. Çünkü ondan sonrasını Allah'ımız ve milletimiz karar verir. Halk ve hak karar vermelidir. Bu dört yılı adam gibi yaşamalıyız. Sözlerimizi söylemeliyiz. Özgür bir Türkiye oluşmalı, parlamento özgür olmalı, partiler özgür olmalı bu şekilde özgür bir ülke oluruz. Eğer partilerde demokrasi olmazsa mecliste demokrasi olmaz.

GELECEK PARTİSİ OLARAK PARLAMENTER SİSTEME DÖNMEK İSTİYORUZ

Mecliste demokrasi olmazsa Türkiye'de demokrasi ve insan hakları olmaz. Dolayısıyla bizler Gelecek Partisi olarak Türkiye'de parlamenter sisteme dönmek istiyoruz. Ama tam manada bir parlamenter sisteme dönmekten bahsediyorum. Ayrıca bu parlamenter sistem ile de partiler yasasının değişmesini, seçim kanunun değişmesini istiyoruz. TBMM'nin iç tüzüğünün değişmesini istiyoruz. Aynı zamanda Yüksek Seçim Kurulu Kanununun değişmesini istiyoruz. Biz şeffaf bir Türkiye vaat ediyoruz. Bugün geldiğimiz noktada Türkiye'de hukuk adalet ile buluşmuyor. 15 Temmuz'da hep beraber direndik. Fettullah gibi bir adam cemaat devleti kuracaktı. Cemaat devletine meydan okuduk. Hep beraber direndik.

PARTİ DEVLETİ KURDURMAYACAĞIZ

 Aynı zamanda 100 yıllık geleceğimize de ipotek koyacaklardı. Cemaat devletine meydan okuduk. Ama Türkiye'de bir parti devleti de kurdurmayacağız. Gelecek Partisi olarak parti devleti kurdurmayacağız. Türkiye'de devlet bir kişinin, partinin, bir mezhebin, bir cemaatin olmayacak. Türkiye'de devlet 83 milyonun olacak. O devleti hukukla, demokrasiyle, liyakat ve ehliyetle ayakta tutacağız."

Doç. Dr. Özdağ, Avrupa Birliği kriterlerinin de önemine işaret etti.

"KONUŞTURMADIKLARI İÇİN TÜRKİYE'DE DARBELER OLDU"

"Konuşturmadıkları için Türkiye'de darbeler oldu" diyen Doç. Dr. Özdağ, son günlerde özellikle gündeme gelen sosyal medya yasaklarına da değinerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Sayın Davutoğlu her pazartesi Youtube'ta konuşmalar yapıyor ve bu yayınları bazı televizyonlar veriyor. Zaman zaman susturuyorlar. Cezalar veriyorlar. Şimdi de aynı şekilde bir internet yasası geliyor. Gerekçe olarak da şunu sunacaklar ve sosyal medyayı Türkiye'de kapacaklar; Youtube'nin, Facebook'un, İnstagram'ın, Twitter'ın bütün temsilciliklerini Türkiye'ye kuracaklar. 'Olmazsa biz onlara çok büyük ceza vereceğiz, yine olmazsa bantlarını daraltacağız.' Türkiye'yi bir Orta Asya ülkesi yapmak istiyorlar. 

ŞEFFAF BİR TÜRKİYE ÖZLEMİ İÇERİSİNDEYİZ

Türkiye'yi bir Afrika ülkesi yapmak istiyorlar. Türkiye'yi bir Orta Doğu ülkesi yapmak istiyorlar. Bizler özgürlüğümüze sevdalıyız. O nedenle bunları yapamazsınız. İnternet yasası mutlaka olmalıdır. İnsanlar birbirine saygı duymalı, hukuk hakaretlere karşı gereğini yapmalı. Ama bunları gerekçe göstererek Türkiye'de sosyal medyayı kapatamazsınız.  Sosyal medyayı da kapatmak isterlerse meşru zeminlerde, meydanlar bizim. O zaman sesimizi yükseltiriz. Gökkubbede özgür yaşamak istiyoruz deriz. Türkiye'de koalisyon hükümeti, koalisyon hükümetinin serçe parmağı ile özgürlükler alanını kısmak, Türkiye'de yasakları çoğaltmak, Türkiye'de yolsuzluğu ve yoksulluğu arttırmak istiyorlar. Yolsuzluğa karşı şeffaf bir Türkiye özlemi içerisindeyiz. Yoksulluğa karşı eğitimde ve gelir dağılımında adil bir Türkiye özlemi içerisindeyiz. Yasaklara karşı da aynı zamanda adaletle yönetilen bir Türkiye özlemi içindeyiz."

TÜRKİYE'DE PARTİ KURMAK YÜREK İSTİYOR

Gelecek Partisi'nin simgesi olan çınar yaprağını gösteren Doç. Dr. Özdağ, Mersin il teşkilatı görevini üstlenen isimleri' yürekli insanlar' olarak tanımladı ve şöyle devam etti: "Türkiye'de parti kurmak yürek istiyor, cesaret istiyor. Ben Türkiye'de çilelerimi, hapishanelerimi, üniversiteden atılmalarımı, bunun için yapmadım. Ben Türkiye'de herkes fikirlerini söylesin diye yaptım. İnanç hürriyeti olsun diye yaptım. Fikir hürriyeti olsun, basın özgürlüğü olsun diye bu bedelleri ödedim. Bedeller ödemeye devam edeceğiz. Ama bu ülke hak ettiği yönetime elbet kavuşacak. Gelecek Partisi de bunlardan bir tanesi. Türkiye'de yeni bir dönem başlıyor. Bu dönem özgürlükler dönemi olacak, zenginlikler dönemi olacak. Türkiye ve Mersin gülen mutlu insanlar diyarı olacak.

İL VE İLÇE TEŞKİLATLARI BELLİ OLDU

Konuşmaların ardından il, ilçe başkanları ve yönetim kurulu üyeleri tek tek tanıtıldı. Hamit Karış başkanlığında kurulan Mersin İl şu isimlerden oluştu:

Hakan Laca, Ahmet Çil, Merve Vetem, Salih Bülbül, Ahmet Hilmi Terzi, Refik Yılmaz, Önder Yıldırım, Kübra Duman, Berk Akkurt, Uğur Can, Erdem Barlin, Selda Başdan, İbrahim Halil Çelik, Raşit Savcı, Serdal Akfırat, Dilara Kılıç, Onur Canbulat, Süleyman Konur, Nuri Aksu, Bülent Özüşen, Elanur Büyükhilal, Mustafa Peynirci, Şahan Tonğa, Kemal Çelik, Şefika İzoğlu, Seyfi Bozdoğan, Ebubekir Çetin, Mansur Canbolat, Sedat Everay, Dilan Vural, Rıdvan Ağtepe,  Erden Seyhmus, Tekin Kayaalp, Sait Emre Kalınlı, Metin Korkmaz, Mehmet Korahya, Ahmet Sezel.

Anamur İlçe Başkanlığı'na Hasan Şahincileroğlu, Bozyazı İlçe Başkanlığı'na Yusuf Ünal, Erdemli İlçe Başkanlığı'na Osman Tezcan, Toroslar İlçe Başkanlığı'na Rukiye Keskin, Yenişehir İlçe Başkanlığı'na da Mustafa Barış atandı.

 

 

Etiketler :
Paylaş :

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

 
  FLAŞ HABER

  HABER ARA
 
 
  
  YAZARLAR
   




  FLAŞ HABER



 


 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE GÜNCEL HABERLER SİYASET HABERLERİ SPOR HABERLERİ GİZLİLİK İLKELERİ

 

İmge Gazetesi Mersin | Resmi Web Sitesi | Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
imgegazetesi.com © Copyright 2014-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA