Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin iş dünyası temsilcileriyle buluşarak ekonomi alanındaki projelerini anlattı.

31 Mart seçimlerinde Mersin halkının kendisine ‘Mersin'de partizanlık, etnik, bölgesel, mezhepsel ayrımcılık yapmadan belediye başkanlığı yapmak zorundasın' mesajını verdiğini belirten Seçer, “Asil olan bir siyasetçiye, bu oy oranından, bu dağılımdan sonra bu yakışır. Hiç kuşkunuz olmasın, bu da uygulanacaktır” dedi.

Büyükşehir Belediye Başkanı Seçer, Mersin İş Dünyası Kulübü'nün 22. toplantısına katılarak, iş insanlarıyla bir araya geldi. Mersin İş Dünyası Kulübü tarafından bir otelde düzenlenen toplantıda bir konuşma yapan Seçer, yatırım, üretim, istihdam ve kalkınma odaklı belediyecilik anlayışı çerçevesinde, şehrin geleceğini inşa edecek projelerini iş insanları ile paylaştı.

“Ekonomik ve siyasal açıdan Türkiye için kaybedilmiş 2,5 aylık bir süre var”

Konuşmasında ilk olarak 23 Haziran İstanbul seçimlerine değinen Başkan Seçer, seçim sonuçlarının herhangi bir tartışmaya sebep olmayacak şekilde büyük bir farkla neticelenmesinin Türkiye açısından son derece önemli olduğunu vurguladı. Seçer, “Bu, Türkiye demokrasisi açısından son derece önemli bir sonuç. Bu durum, tartışmaya mahal vermeden, dış dünyaya kötü görüntü vermeden, kötü bir algı oluşturmadan hepimizin faydasına olmuştur. Ekonomik ve siyasal açıdan Türkiye için kaybedilmiş önemli 2,5 aylık bir süre var. Ekonomik açıdan yaşanan travmayı en iyi sizler biliyorsunuz. Ama ben hem siyasal hem de ekonomik açıdan yaşadığım travmayı biliyorum. Zor bir süreç yaşadım. Bundan sonrasına bakacağız. Geçmiş geçmişte kaldı. Ama oradan gördüğümüz olumsuzlukları alacağız ki, yarınlarımıza el feneri görevi görsün. Hataları yaparak ya da aynı şekilde bazı şeyleri yaparak farklı sonuçlar beklemek bizi farklı bir kategoriye koyar. Ben o kategoride olmak ve öyle anılmak istemem” dedi.

“Mümkünse Mersin'de herkes mutlu olsun”

Mersin'de yaklaşık 500 bin yurttaşın kendisine güvenerek oy verdiğini ve belediye başkanlığı görevine getirdiğini belirten Seçer, “Halkımız ‘Bu adam akıllı, ferasetli ve namuslu görünüyor. En büyük derdimiz olan çalma çırpma işlerine pek dönüp bakmaz. Haksız olarak kimseye bir ayrıcalık yapmaz. Onun derdi yandaşı değildir, eminiz ki Mersinlidir, Mersin halkıdır' deyip bize oy verdiler. Bunun da farkındayız. Biz doğrudan yanayız. Herkes hakkını alsın, çalışsın, üretsin, kazansın. Mersin'de mümkünse herkes mutlu olsun. Açlık, sefalet diye bir kaygımız olmasın. Aşağıdakiler yukarıdakiler diye bizi taca sevk edecek bir durum söz konusu olmasın. Mersin gelir dağılımında adaletsizliğin olduğu Türkiye'deki ilk 3 kentten biri ama en büyük ekonomiye sahip, en fazla vergi toplayan 6. kent. Böyle de bir paradoksal durum var” diye konuştu.

“Mersin'de takdire şayan bir seçim geçirdik”

31 Mart seçimlerinin son derece zor bir seçim olduğunu, İstanbul seçimleri tekrar edilmemiş olsaydı, televizyon ekranlarında Mersin seçimlerinin konuşulacağını ifade eden Seçer, Mersin'de enteresan bir seçim geçirdiklerini vurgulayarak, şunları söyledi: “Tehdit, komplo, üçlü yarış, iktidar gücü var, her tip adam var. Türkiye gibi bir kent burası, Türkiye'nin izdüşümü. Söyleyeceğiniz bir yanlış kelime size seçim kaybettirebilir. Mut'ta konuştuğunuzu Tarsus'ta konuşamazsınız. Anamur'da söyleyeceğiniz, Çamlıyayla'da anlamsız bir hale gelebilir. O kadar zor bir coğrafyadır siyasetçi için. Takdire şayan bir seçim geçirdik. Öne çıkan üç aday son derece asaletli, nezaketli, barışçıl bir süreç geçirdi. Herkes ağzından çıkanı ölçerek, tartarak konuştu. Birbirimizi kırıcı, izzeti nefsi ile oynayacak bir beyanat ile ben karşı karşıya kalmadım. Üzerinden yaklaşık 3 ay geçmesine rağmen tatlı bir rekabet içerisinde olduğumuz Cumhur İttifakı'nın, Demokrat Parti'nin ve diğer tüm partilerin adaylarına teşekkür ediyorum. Mersin halkı adına teşekkür ediyorum, çünkü hiçbir şekilde ortamı germedik. Gerginlik bize olumsuz yansıyor. Biz mümkün olduğu kadar buna meydan vermeyeceğiz. Bizim Mersin'deki söylemlerimiz eğer pozitif, olumlu, birbirine katkı sunar nitelikte ise Mersin'e yarar sağlarsın. Ama aksi bir tutum Mersin'e zarar verir. Buna da azami özen gösterdiğimi bilmenizi isterim.”

“Mali açıdan sorunlu bir belediye devraldığımızı söyleyebilirim”

Büyükşehir'i yaklaşık 3,5 milyar lira borçla devraldıklarını anımsatan Seçer, “Mali açıdan sorunlu bir belediye devraldığımızı söyleyebilirim. Bunu söylerken de sakın ola ‘3 yıl, 5 yıl sonrasına ortaya bir başarısızlık çıkacak, şimdiden bir kılıf hazırlıyor' diye bir şey aklınıza gelmesin. Biz enkaz edebiyatı yapmayacağız, 5 yıl sonra şu noktadayız, başarılı görüyorsanız bize oy verirsiniz, destek olursunuz ama görmüyorsanız vatandaş oyunu verir, sonucuna da biz demokrasi adına katlanmak ve saygı duymak zorundayız. İstanbul ile beraber benim mensubu olduğum partim 11 büyükşehir belediyesini kazandı. Demek ki, doğru adaylar, doğru söylemler, saygın isimler. Bu isimler seçim bölgelerinde her iki yurttaşın birinin oyunu aldı. Ben üçlü yarışa girdim ve yüzde 45 ile belediye başkanı seçildim. Bütün farklı siyasi partilere oy vermiş yurttaşlarımız, vatandaşlarımız bize oy verdi. Bu da önemli bir mesajdır, Türkiye siyasetinde önemli bir yeni dönemdir. Bu da bizim bundan sonraki siyasi anlayışımıza ve davranışımıza yansıtma zorunluluğunda olduğumuz bir görevdir” ifadelerini kullandı.

“Karşınızdaki belediye başkanının siyasi kör olduğunu unutmayın”

Başkan Seçer, 31 Mart seçimlerinde Mersin halkının kendisine çok önemli mesajlar verdiğini aktararak, “Yani diyor ki; ‘Vahap Seçer, Mersin'de partizanlık, herhangi bir etnik ayrımcılık, bölgesel, mezhepsel ayrımcılık yapmadan belediye başkanlığı yapmak zorundasın.' Asil olan bir siyasetçiye, bu oy oranından, bu dağılımdan sonra bu yakışır. Benim halkımdan aldığım mesaj budur. Hiçbir kuşkunuz olmasın, bu da uygulanacaktır. Benimle oturup bir sorununuzu konuştuğunuz zaman, karşınızdaki belediye başkanının siyasi kör olduğunu unutmayın” dedi.

“Ben kentimde uyum içerisinde çalışmak istiyorum”

Yatırım, üretim, istihdam ve kalkınma odaklı belediyecilik anlayışı çerçevesinde, şehrin geleceğini inşa edeceği projelerini anlatan Seçer, ilk 100 günde, su ve ulaşım indirimlerinden Anıt Katlı Kavşağı'nın açılışına, parkometre uygulamasından alınan tasarruf tedbirlerine kadar hayata geçirdiği hizmetlerle ilgili bilgi verdi.

Yatırımcı bir belediyecilik anlayışı çerçevesinde, üretim odaklı yatırımlar yapmak istediğini söyleyen Seçer, istihdam sağlanacak alanlar oluşturarak Mersin ekonomisine katkı sunmayı hedeflediğini vurguladı. Sosyal projelerin hızla devam edeceğini ve dezavantajlı grupları önemseyeceğini kaydeden Seçer, “Ben kentimdeki bütün kamu kurum ve kuruluşları, özel sektör, siyasi aktörler, herkesle uyum içerisinde çalışmak istiyorum. Bunu başarabilirsek işimiz çok daha kolaylaşır. Diliyorum bundan sonra da uyum içerisinde çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi.

Seçer, konuşmasının ardından iş insanlarının sorularını yanıtladı.