Mersinli kadınlar, gazeteci, yazar ve belgesel yapımcısı Tuluhan Tekelioğlu'nun 9 kadının hikayesini anlattığı ‘Yapabilirsin' belgeseline yoğun ilgi gösterdi. Tekelioğlu, “Kadın değişirse her şey değişir. Kadın, o adımı atacak cesareti gösterirse bu toplum çok başka bir toplum olur” dedi.

Gazeteci Tuluhan Tekelioğlu, ‘Sen De Yapabilirsin' demek için Mersin'de hayallerinin peşinden giden kadınlarla buluştu. Tekelioğlu'nun, kadınlara umut ve cesaret vermek adına 2017 yılında, aralarında Arslanköylü Kadınlar Tiyatro Topluluğunu kurarak dünya çapında üne kavuşan Mersinli Ümmiye Koçak'ın da bulunduğu, Türkiye'nin dört bir yanından 9 kadınla çektiği ‘Yapabilirsin' belgesel filminin gösterimi Mersin'de bir otelde gerçekleştirildi.

Yüzlerce kadın salonu doldurdu

'Yapabilirsin' belgesel filminin gösterimine Mersinli kadınlar yoğun ilgi gösterdi. ‘Yüzde 100 Gönüllüyüz' kapsamında desteklenen belgeseli izlemek ve Tekelioğlu ile görüşmek isteyen kadınlar, salonu doldururken, birçok kadın da ayakta kaldı. Kadınlar, Tekelioğlu'nun ‘Yapabilirsin' kitabını imzalatmak isterken de adeta izdihama neden oldu.

Film gösterimine Tekelioğlu'nun yanı sıra kadınlara yönelik projeleriyle öne çıkan Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, Kadın Üretici Pazarı projesinde yer alan 100'ün üzerinde üretici kadın, girişimci, muhtar, kent konseyleri, gönüllüler, dernek ve STK'ların temsilcileri ile birlikte 800'ün üzerinde kadın katıldı.

Ücretsiz gerçekleştirilen etkinlik, Tuluhan Tekelioğlu'nun Mersin'den başlayarak Adıyaman, Hatay, Kars, İstanbul, İzmir Çeşme ve Germiyan'da, değişimi kendi hayatında yapmış ve çevresine yaymayı başarmış 9 kadınla çektiği filmin izlenmesiyle başladı. Filmi yüzlerce kadınla birlikte izleyen Tekelioğlu, gösterilen ilgiye büyük bir coşkuyla karşılık verdi.

“Özgecan, bizim kahramanımızdır. Özgecan, kadınların artık ‘yeter' dediği yerdir”

Konuşmasına, “‘Kadın varsa imkansız yoktur', bugün burada bunu gördük” diyerek başlayan Tekelioğlu, Mersin'in 4'üncü ve en kalabalık durakları olduğunu söyleyerek, salonu dolduran kadınlara teşekkür etti. Mersin'in kendisi için çok özel bir kent olduğunu dile getiren Tekelioğlu, Mersin ile ilgili üzücü bir anısını anlatarak konuşmasını sürdürdü. Tekelioğlu, Mersin'e ilk kez 2008 yılında geldiğini belirterek, “Burada Akdeniz ilçesinde röportajlar yaparken bir baba ve iki kızıyla tanışmıştım. Küçük kız o zaman 13 yaşındaydı. Nevit Kodallı adına birçok sesli çocuk korosu kurulmuştu. O aileden baba ve büyük kız koroya seçilmişlerdi. Küçük kızın sesi daha çocuk diye koroya kabul edilmemişti ama babayla ve ablayla o koroda hep var oldu. Abla, Adana Devlet Konservatuvarını kazandı, harika bir soprano oldu. Küçük kızın da en büyük hayali psikolog olmaktı. Ama ne yazık ki, biz onun hayalini elinden aldık. O küçük kız Özgecan Aslan'dı. O yüzden içim hep Özgecan ile beraber. Hep bir yanımız isyan etti ama Özgecan, hayalleriyle aslında hepimize psikolog olmayı öğretti. Özgecan, bizim kahramanımızdır. Mersin benim için Özgecan'dır. Özgecan, vicdanımızın kırıldığı noktadır. Özgecan, kadınların artık ‘yeter' dediği yerdir” dedi.

“Bu toplum bir kuş gibidir. Hep birlikte uçmak için birbirimize çok ihtiyacımız var”

Özgecan'ın, artık eşitliğin sembolü olduğunu vurgulayan Tekelioğlu, “Özgecan, vicdanımızdır. Kadın-erkek hep birlikte yüceleceğiz. Bu toplum bir kuş gibidir. Bir kanadı kadındır, bir kanadı erkektir. İki kanadı olmadan uçamaz. Bu yüzden hep birlikte uçmak için birbirimize çok ihtiyacımız var” diye konuştu.

Tekelioğlu, iki gündür Mersin'de duygusal anlar yaşadığını vurguladı. Mersin'in erkeklerinin de kadınlarının da bu kenti güzel yaptıklarını belirten Tekelioğlu, ‘Yapabilirsin' filmini çekerken ilk kadın kahramanının Ümmiye Koçak olduğunu kaydederek, Mersin'deki çekim sürecini anlattı. Tekelioğlu, Mersin'de o dönemde imeceyi ve kız kardeşliğinin ne demek olduğunu gördüğünün altını çizdi.

Etkinlikte daha sonra Mersin'de hayatındaki değişimi yaparak başarılara imza atmış kadınlar da kendi hikayelerini anlattı. Etkinliğin ardından Tuluhan Tekelioğlu, ‘Yapabilirsin' isimli kitabını imzaladı. Yüzlerce kadın, kitabı imzalatabilmek için birbiriyle yarıştı.