Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, “Belediyemizin paraya ihtiyacı var ve devraldığımız belediyenin kasasında da bu para mevcut değil” diyerek Büyükşehir Meclisinden 349 milyon 500 bin TL'lik borçlanma yetkisi istedi. Özellikle belediyenin esnafa olan borcunu kapatmak için istenen borçlanma yetkisine ilişkin teklif Plan ve Bütçe Komisyonu'na havale edilirken, meclis üyelerinin bu yetkiyi Seçer'e verip vermeyeceği önümüzde cuma günü yapılacak meclis toplantısında belli olacak.

Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 2019 Yılı Mayıs Ayı Olağan Toplantısının birinci birleşimi Belediye Başkanı Seçer başkanlığında gerçekleştirildi. Başkan Seçer'in, geçen hafta düzenlediği basın toplantısında, borçlanma yetkisi isteyeceğini duyurması ve kamuoyundan destek istemesi üzerine, Kongre ve Sergi Sarayı'nda yapılan toplantıya CHP'lilerin katılımı yoğun oldu.

Gündeme ilişkin 28, gündem dışı 3 maddenin görüşülerek karara bağlandığı toplantının en önemli gündemi ‘borçlanma yetkisi' oldu. 20'inci maddede ele alınan söz konusu yetki talebi teklifinde, Büyükşehir Belediyesi'nin Stratejik Planı çerçevesinde Mersin'in ihtiyaç duyduğu yatırımların öncelik sırasına göre planlandığı ve bütçeye konulan ödenek çerçevesinde projeler hazırlanarak yapım ihalelerine başlandığı, yarım kalan yatırımların halen devam etmekte olduğu belirtildi. Teklifte, İller Bankası veya ticari bankalardan 349 milyon 500 bin TL'ye kadar kredi kullanmak için Başkan Seçer'e yetki verilmesi istendi.

“Paraya ihtiyacımız var ve bu para belediyenin kasasında yok”

Teklifi oylamaya sunmadan önce bir konuşma yapan Seçer, “Belediyemizin paraya ihtiyacı var ve devraldığımız belediyenin kasasında da bu para mevcut değil. Hatta birçok ilçe belediyesi aynı sıkıntıyı yaşıyor. Burada husuletle suhuletle ortak akla ihtiyacımız var. Benim, sizlerin desteğine, samimiyetine, güvenine ihtiyacım var” dedi.

Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin borçlu bir belediye olduğuna dikkat çeken Seçer, bunu daha önce yaptığı toplantılarda açıkladığını anımsattı. Sadece Büyükşehir Belediyesi'nin 2 milyar TL'nin üzerinde borcu olduğunu ifade eden Seçer, “Bunun da 500 milyon lira, hatta daha da fazlası piyasa olan borçlar. Sürekli cari harcamalarımız var bizim. Bu borçların ödenebilmesi, çarkın dönebilmesi için bir yerlerden benim kaynak bulmam lazım” diye konuştu.

Büyükşehir Belediyesi'nin gelirlerinin; devletin vergilerden topladığı gelirlerden belediyelere düşen pay, İller Bankası'ndan gelen pay ve kendi öz kaynaklarından elde ettiği gelir olmak üzere üç kalemden oluştuğuna işaret eden Seçer, “Bunlardan ekonomik kriz nedeniyle vergi gelirleri düştüğü zaman bizim gelirlerimiz de düşüyor. İller Bankası'nda dönemsel olarak ekonomik kriz gerekçesiyle alınan tasarruf tedbirleri kapsamında kesintiler oluyor. Diğer taraftan, bizim toplam gelirlerimizin yüzde 15'i öz gelirlerimizden kaynaklı. Biz, çaba sarf edeceğiz, bunun önlemini aldık; öz gelirlerimizi artıcı bir takım yatırımlara gideceğiz ama şu anda bizim yapmamız gereken; finans kaynağı bulup borçlanmamız. Buralar da bankalar. Bankaların da bize kredi vermeleri için meclis üyelerinin bize yetki vermeleriyle ancak bu borçlanmayı yapabiliyoruz. 349 milyon 500 bin TL 2019 bütçesine konulan rakam” ifadelerini kullandı.

“Borcu borçla kapatacağız. Borç oranımız artmıyor”

Yasal olarak bu rakamın tamamını borçlanma imkanı olmadığını vurgulayan Seçer, bir önceki yılın gerçekleşen gelir bütçesinin yeniden değerlendirilmesi sonucu elde edilen rakamın ancak yüzde 10'u nispetinde bu yetkiyi kullanabildiklerine dikkat çekti. Onun üzerine çıkabilmek için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın izninin gerektiğini kaydeden Seçer, “Bu teklifimizi bugün Plan ve Bütçe Komisyonuna sevk edelim. Orada da arkadaşlarımız konuşsun. Cumaya kadar vakit var. Biz de bu süre içinde gruplarımızla konuşalım, onların zihinlerini kurcalayan, kendilerini ‘ama, acaba, lakin'e sevk eden bazı düşünceleri varsa, ben Büyükşehir Belediye Başkanınız olarak bunları size açıklayayım; endişe mahal bir şey olmadığını söyleyeyim. Bu parayı ben bir yerden alacağım, bir diğer borcu kapatacağız. Bizim borç oranımız artmıyor. Zaten üç aşağı beş yukarı gelen aylık ödentilerimiz zorunlu harcamalarımıza yetiyor. Bu ay biraz eksiğimiz var. İnşallah gelecek ay daha fazla vergi toplar devletimiz, bize kesintisiz haklarımızı gönderir” şeklinde konuştu.

“Paranın tamamına yakını Mersin'deki esnafımıza aktarılacak”

“Bu paralar bankalardan alındığı gibi direkt olarak Mersin piyasasına, Mersin ekonomisine girecek” diyen Seçer, alınacak borcun tamamına yakınının Mersin'deki esnafa aktarılacağının altını çizerek, bunun bilinmesini istedi. Seçer, teklifi meclisin takdirine sunduğunu söyledi.

“Para Mersin'de kalsın. Başka hiçbir şehre gitmesini istemiyoruz”

Seçer'in konuşmasının ardından AK Parti Grubu adına söz alan Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, isteklerinin de teklifin komisyonda tartışılması olduğunu belirterek, “Özellikle Plan ve Bütçe Komisyonunda tartışılsın. Aynı zamanda bu elde edilecek paranın mutlaka Mersin'deki esnafımıza aktarılması konusunda denetçi olacağız ve takipçisi olacağız. Para Mersin'de kalsın. Başka hiçbir şehre gitmesini istemiyoruz” dedi.

“Haksız şekilde temin edilecek bu paraların ödemesi kesinlikle yapılmamalı”

MHP Grubu adına konuşan Meclis Üyesi Mahmut Tat ise şu anda yaklaşık 1,6 milyar TL banka borcu, faturalandırılmış yaklaşık 500 milyon TL, faturalandırılmamış da 500 milyon TL'nin üzerinde borç olduğunu dile getirdi. Tat, şunları söyledi: “Bendeki bilgilere göre, toplam 2,6-2,7 milyar TL civarında belediyemizin borcu var. Bu borçlanma yetkisine ilişkin teklifi Plan ve Bütçe Komisyonuna havale edeceğiz. Fakat geçmiş dönem yapılan bu borçların nerelere, nasıl, hangi şartlarda yapıldığını; çünkü kamuoyu haftalardır bizi aşırı şekilde rahatsız ediyor. Yıllarca tek şahsa verilen ihaleler, tek şahsa verilen doğrudan teminler. Biz bir yandan tasarrufa gitmek isterken, bir yandan para sıkıntısı çekerken, bir yandan borcu borçla kapatmaya çalışırken, bu insanlara verilen bu işler astronomik rakamlarla mı verilmiş, uygun rakamlarla mı verilmiş? Bu konuda sizin ciddi şekilde inceleme yaptırtmanızı ilk toplantıda da talep etmiştik, şimdi tekrar yineliyoruz. Bu konuda daha duyarlı, daha ciddi adımlar atacağına inanıyoruz. Çünkü bu para Mersin halkının parası. Cuma günü çıkacak neticeye göre, ele geçirilecek bir para varsa bu insanların alacaklarına ödeneceğini söylüyorsunuz. Haksız şekilde temin edilecek bu paraların ödemesi kesinlikle yapılmamalı. İnceleme ciddi ve hassas şekilde yapıldıktan sonra ödeme yapılması gerekir.”

“Cumhur İttifakı olarak her şeye karşı gelen mızıkçı talebe rolünde değiliz”

“Kamuoyunda Cumhur İttifakı olarak her şeye karşı gelen mızıkçı talebe rolünde değiliz” diyen Tat, “Belediye bizim belediyemiz, şehir bizim şehrimiz. Tabi ki yatırımlar yapılacak, bizden alacağı olan ne kadar esnaf varsa alacağını tabi ki alacak. Ama harcanan paraların hakikaten değer şekliyle mi harcandı yoksa farklı düşüncelerle mi harcandı? Bunu da incelememiz gerekiyor” diyerek, teklifin komisyona havale edilmesini talep etti.

“Belediyemizin her kuruşunun hesabını sorarım”

Bunun üzerine yeniden konuşan Seçer, “Ayrıldığımız hiçbir nokta yok. Ben belediyemizin her kuruşunun hesabını sorarım. Bunu kendi adıma değil, halk adına yaparım. Diyalogla çözülmeyecek hiçbir konunun ya da aşılamayacak hiçbir engelin olmadığını burada göstermeye çalışıyoruz. Mersin halkı da bunları izlesin istiyoruz. Burada, bir bardak suda fırtına koparalım, birbirimize parmak sallayalım, inatlaşalım, popülizm yapalım, halka gösteri yapalım, onların alkışını alalım ama alttan başka bir şeyler çevirelim, asla böyle bir niyetimiz yok. Türkiye önemli bir eşikten geçiyor. Her anlamda önemli sorunlar yaşıyoruz. Burası bir yerel parlamento, bazı şeyleri burada çözmemiz lazım. Biz alacağımıza şahin kuşuyuz. 135 milyon lira alacağımız var. O dosyaları da inceletiyorum. Bir önceki ve ondan önceki, iki ayrı siyasi partiden söz ediyorum; yapılan yanlış anlaşmalardan dolayı gözümün içine baka baka oradan para kazanıyor, bu halkın parası ve bana para ödemiyor. Ben sonuna kadar giderim. O evraka geçmiş dönemde imza atmış bürokratlardan da bunun hesabını sorarım” dedi.

“Bizim de zorumuza gidiyor. Bizim de ateşimiz yükseliyor”

Seçer, neden teftiş istemediği yönündeki eleştirilere de bir kez daha yanıt vererek, kanunlar çerçevesinde herhangi bir kuruluşu göreve davet edemeyeceğini, ancak kendi bünyesindeki Teftiş Kurulu'nu harekete geçirebileceğini, bunu da yaptığını söyledi. Seçer, Sayıştay'ın zaten belediyelerde denetimlerini, incelemelerini sürekli yaptığını da ifade ederek, “Denetimler konusunda eksik bıraktığım hiçbir şey yok. Ben, vicdanen rahat olmak için gereğini yapıyorum. Önce kendi vicdanımı, sonra kamuoyu vicdanını rahatlatmam lazım. Her iki konuda da bütün yurttaşlarım ve meclis üyelerim müsterih olsunlar, içleri rahat olsun. En çok hassasiyet gösterdiğimiz konu bu. ‘Kul hakkı yedirmeyeceğiz' diyoruz. Bizim de zorumuza gidiyor. Bizim de ateşimiz yükseliyor. Bir sürü borcumuz var, hepimizin kapısında işsizler var, fakirler var. Biz bu sorumluluğu taşıyoruz. Aynı hassasiyeti gösteriyorum. Kimsenin endişesi olmasın” diye konuştu.

Konuşmaların ardından Seçer, borçlanma yetkisine ilişkin teklifi Plan ve Bütçe Komisyonuna havale edilmesini oylamaya sundu. Teklif oy birliğiyle kabul edildi.

Toplantıda, 2019 yılında gerçekleştirilecek kültür, sanat, spor gibi organizasyonlar çerçevesinde Seçer'e yetki verilmesini içeren teklif, meclis üyelerinin onayına sunuldu. Teklifin direk oylanmasına karşı çıkan AK Parti ve MHP'li meclis üyeleri, teklifin ilgili komisyona havale edilmesini istedi. Karşıt görüşlerin dile getirildiği tartışmanın ardından AK Parti Grubunun desteğiyle teklif ikinci oylama oy çokluğuyla kabul edildi.

Toplantıda, bazı maddelerin hiç itirazsız oy birliğiyle kabul edilmesi üzerine Seçer'in, “Oy birliğiyle yetki almak da güzel bir şey. İnsan kendini güçlü hissediyor” demesi dikkat çekti.