Silifke'de Belçika, Rus ve yerli turistlerin katılımıyla yat turuyla mavi yolculuk keyfi başladı. Tur kapsamında dünyanın en güzel 13. koyu Aphrodisias ilk misafirlerini ağırladı.

Taşucu’nda turizm işletmelerinde düzenlenen turlarla, farklı koylarda denizin tadını çıkaran yerli ve yabancı turistler, Holmi Harabeleri, Barbaros koyu, Tisan, Liman Kalesi, Dana Adası gibi tarihi yerleri görme imkanı buluyor. Turistler ayrıca yat turlarında Akdeniz’in mavi sularında serinlemenin yanında köpük şov ve çeşitli animasyon gösterileriyle de doyasıya eğleniyor.

Silifke Turizmi Geliştirme, Tanıtım ve Yardımlaşma Derneği Başkanı ve Göktuğ Yatçılık sahibi Ali Küçük, gazetecilere yaptığı açıklamada, tatilcilerin yat turlarına gösterdiği ilginin her yıl arttığını söyledi.

Turların tatilcilere farklı bir seçenek sunduğunu belirten Küçük, “Turlara katılanlar, bölgenin bakir güzelliklerine, mavi suların eşsizliğine ve tarihin büyüsüne tanıklık ederek huzurlu bir gün geçirip, stres atıyorlar. Yerli ve yabancı turistler yat turlarına büyük ilgi gösteriyor. Düzenlediğimiz turlarla katılımcılara tarihi ve doğa güzelliklerini gösterme fırsatı tanımanın yanında köpük partisiyle doyasıya eğlenmelerini sağlıyoruz” dedi.

Tekneleriyle Liman Kalesi önünden geçerek, Barbaros koyu, ardından Dana Adası güzergahından Tisan ve Boğsak koyunda demir attıklarını, yörenin yapılaşma yaşanmamış bölgelerinde vakit geçirilmesi olanağı yarattıklarını belirten Küçük, “Turlara katılan tatilciler, tertemiz mavi sularda yüzme imkanı buluyor, ayrıca su kayağı ve sörf gibi su sporları yapabiliyorlar. Çeşitli aktivitelere katılan misafirler, 8 saatlik sürede unutulmaz bir gün geçiriyorlar. Turlara çevre il ve ilçelerden çok sayıda kişi katılıyor. Yeni başlayan yat turlarına Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında ilgi artırıyor” diye konuştu.

Mersin ve Silifke turizmine katkı sağlamak, Akdeniz’in gizli kalmış koylarını Türkiye’ye ve dünyaya tanıtmak amacıyla bu işe başladıklarını ve bu yolda emin adımlarla ilerlediklerini vurgulayan Küçük, bölge turizminin tanıtımına ekonomik yat turlarıyla katkı sağlamanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

"Tisen yani Aphrodisias dünyanın en güzel 13. koyu"

Ali Küçük, ilçeye bağlı Yeşilovacık Mahallesi’ne 17 kilometre ilçe merkezine 30 kilometre mesafede bulunan ve Kıbrıs Barış Harekatı sırasında helikopterle bölgeden geçen bir albay tarafından keşfedilen Tisan’ın saklı cennet olduğunu belirterek, “Tisan yani Aphrodisias dünyanın en güzel 13. koyudur. Tisan eski medeniyetlere ev sahipliği yapmış, Yunan kolonisinden gelme, Helen dilinde Afrodit’e adanmış bir antik uygarlığın izleri bulunmaktadır. Şuanda ayakta kalan hamamlar ve mozaikler bulunur. Mozaiklerde de karabatak, keklik, ördek gibi yöre kuşlarıyla işlenmiştir. Tisan, Taşucu’ndan kalkan yatların son noktasıdır” dedi.

Dana adası hakkında bilgi veren Küçük, "Milattan önce ortaçağ yıllarında Fransız tüccarlar zamanında antik şehirleri, Akdenizin en önemli liman kentleri ve deniz şartlarında sığınılan en iyi yerlerden biridir. 3 bin 200 yıllık tarihi geçmişe kadar izlen bulunmaktadır. Eski, Ortaçağ ve ilk dönemlere ait 274 tane eski çekek yeri belirlenmiş olup şuanda da bilim insanları bunun üzerinde çalışmalar yapıyorlar. Önümüzdeki yıllarda bununla ilgili kazı çalışmaları da devam edecek. Dana adası Doğu Akdenizin en büyük ve en güzel adasıdır. Kıyıdan 2 kilometre açıkta olup bölgenin en güzel en temiz denizini barındırır. Ada bünyesinde 3-4 tane koy bulunmaktadır. Adanın kuzeyi, anakaranın güneyi olan yer daha çok yatların yüzme molası verdiği bir yer. Gözle görülür bir şekilde kral mezarları, lahitler, eski yapılar ve eski tersane izleri de görülebilir. Şuanda adaya çıkış yok ama adaya yakın bir yerlerde demirleyerek bunlar görülebiliyor. Dana adası bölgedeki en büyük ada olduğu için eski dönemlerde sığına, korunak ve doğal liman olarak kullanılmıştır. Taşucu’ndan çıkan yatların ikinci durak yeridir. Sizleri de doğu Akdenizin en büyük adasını görmeye davet ediyorum” dedi.

Türkiye’nin saklı kalmış cennet köşesi Silifke

Yatların uğrak yerlerinden biri olan Barbaros koyu hakkında da bilgi veren Küçük, “Barbaros Hayrettin Paşa Kıbrıs’ı fethederken kadırgalarını bu koya barındırmış. Çünkü o zamanlarda limanlar olmadığı için, bu doğal limana sığınmış. Koyun karşısında da güvercin adası var. Neden güvercin adası, o dönemde haberleşme güvercinlerle yapılıyordu. Haberleşmek amacıyla da güvercinleri o adada yetiştirip, eğiterek iletişimi sağlıyordu. Artık bu koy ve ada günümüzde turizme hizmet ediyor. Türkiye’nin saklı kalmış cennet köşesi bence Silifke” diye konuştu.

Yat turuna katılan yerli ve yabancı turistler ise düzenlenen yat turu ile eğlenmenin yanında tarihi yerler hakkında bilgi edindikleri için mutlu olduklarını belirttiler.