Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Mustafa Kemal Karaoğlu, Mersin tarımın başkentidir vurgusu yaparak ‘’Bölgesel tarım haritaları çıkartılıp projeli ekim dikim modeline geçilmesi gerekir.’’dedi.

Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Mustafa Kemal Karaoğlu, üretim planlamasının öneminin altını çizerek ‘’Mersin tarım kenti. Tarım konusunda eksiklerimizi belirleyip planlamalar yapıp hizmet etmek istiyoruz. Bölgesel tarım haritaları çıkarılıp projeli ekim dikim modeline geçilmesi lazım. Siz hangi ürünü hangi bölgede ne kadar üreteceğinizi bilemezseniz sonuç olarak satışta ve pazarlamada çiftçimiz zarar edecektir. Türkiye’nin tüketebileceği ürün miktarı bellidir. İklim şartları ve doğal afetlerde kayıp olacak miktarda bellidir. Türkiye’de tüketilen ürün miktarının fazlası için yeni ihracat pazarları aramak zorundayız. Satılamayan ürünlerinde meyve suyu, turşu, salça, kurutmalık meyve gibi tarımsal sanayiye dönüştürülmesi gerekiyor ki en azından çiftçinin malı gerektiği gibi değerlendirilebilsin.’’ Şeklinde konuştu.

‘Projeli Ekim Dikim Modeli’

Bölgesel tarım haritalarını çıkartmak için projeler oluşturduklarını belirten Karaoğlu, ‘’ Mersin’de hangi bölgede hangi ürünlerin ekileceği dikileceği belli olacak buna ‘projeli ekim dikim modeli’ diyoruz. Mahalle mahalle hangi ürünün nerde ekileceğini belirlersek çiftçiyi üretim aşamasında iklim ve toprak özellikleri ile doğru yönlendirebiliriz. Nasıl ki inşaat yapılacağı zaman belediyelerden önce projeler çıkıyor bizde diyoruz ki Çamlıyayla’dan Anamur’a kadar olan bölgede ürün haritasını çıkaralım. Ona göre projeyi hazırlayan mühendisler çalışmasını yapar, ZMO’sına gelir, il ilçe tarım müdürlüklerine sunulur, projeyi hazırlayan mühendislerin kontrolünde ekim dikime izin verilir ve daha ekim ve dikim alanında çiftçi kayıt sisteminde kayıt altına alınmış olur. Kayıtsız çiftçide, ürün de kalmamış olur.’’ dedi.

‘Çiftçi Haklı, Çiftçi Kazanmak İstiyor’

Karaoğlu, projeli ekim dikim modelinin Mersin’in kalkınmasının yolunu açacağını belirterek ‘’Çiftçi haklı, çiftçi kazanmak istiyor o yüzden ne para etmişse onu dikiyor.’’ vurgusu yaptı. Karaoğlu; ‘’Örneğin, ben sera yapacağım, biber üreteceğim. Daha başlangıç aşamasında hemen başvurumu yaptığım zaman biberin o dönem içerisinde ne kadar üretileceği belli olur zaten. Üzümse üzüm, erikse erik. Kayıt altına alındığı zaman doğru bölgelere doğru ürünler ekilmiş olur. Çiftçide zarar etmemiş olur. Çiftçi ne para etmişse onu dikiyor. Bu kez de ürün çokluğundan üretim yine zarar ediyor. Çiftçiyi doğru yönlendirmeyi biz yapmak zorundayız. Çiftçiyi bilinçlendirip tarımı doğru yönlendirme planlamasına ‘projeli ekim dikim’ modeli diyoruz.’’ifadelerini kullandı.

‘Tarım Ofisleri Kurmalıyız’

Çiftçi eğitimlerinin çok önemi olduğunu kaydeden Karaoğlu, ‘’Kaliteli üretimi bilinçli üreticiyle sağlayabiliriz. Yeni teknolojiyi, eğitimlerle çiftçimize anlatmamız gerekiyor. Bunun için tarım ofisleri kurmalıyız. Köylerimizde kapatılmış eski köy okullarını tarım ofisleri olarak değerlendirebiliriz. Merkezi yerlerde bulunan eski köy okullarını, içlerine seminer salonları, kütüphaneler, sohbet odaları yaparak tarım ofisleri olarak kullanabiliriz. Tarıma dayalı kitap ve dergileri koyalım, dönem dönemde çiftçimize yeni teknik bilgilerle seminerler verelim. Eğitime uygun ortamlarda çiftçimize uygulamalı eğitimler verebiliriz. Tarım eğitimlerini çiftçinin ayağına götürmeliyiz. Mersin tarım kenti fakat tarım konusunda eksiklerimizi belirleyip planlamalar yapıp hizmet etmek istiyoruz.’’ dedi.

Mersin’de tarımın kalkınması için yapılması gerekenleri sıralayan Karaoğlu şöyle devam etti:

1. Üretim planlaması: projeli ekim dikim modeli

2. tarımsal sanayi

3. ihracat

Biz bunları yaparsak çiftçi kazanır. Tarsus’ta çalışmaları devam eden Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi var. Tarımın sanayiye dönüştürülmesi adına çok güzel bir adım, bunun Mersin geneline yayılması lazım. Mersin tarımın başkenti ama bakıyorsunuz Mersin gibi bir bölgede işsizlik var. Mersin’de tarım sanayinin artması istihdama katkı sağlayacaktır. Biz üretiyoruz ama sanayimiz yok. Çiftçinin kazanabilmesi için bir de kooperatifler ve birliklerin faaliyete geçirilmesi gerekiyor. Çiftçi üretim yapacak, kaliteli ürünü yetiştirecek, birlikler ve kooperatifler vasıtası ile de satışlar yapılacak. Biz bu sistemi oluşturabilirsek tarımda kalkınmayı sağlarız.